Saygısızca

Yaşandı gitti hayat saygısıca, … Başkalarına saygısız insanların yaşamalarında gördüğüm; * Kendilerine saygı duyulmasına ciddi sabotaj hamleleri ile * Kendilerine saygı duyulmamasından derinlerde duyduğu rahatsızlık olur. Derinlerindeki değersizlik duygusunu, diğer insanlara değersiz hissettirecekleri hareketlerle yöneltirler. Temel savları genellikle; düşünceli, hassas oldukları söylemleri gerçeğin ötesinde ve uzağında bir betimleme taşır. Diğer insanları -kendi hissetmeden- küçümseme ihtiyacında…

Büyümesine Engel

Büyüyememek bir sorun… Büyümesine izin vermemek bir başka sorun!.. Çocuklarının büyümesine müsaade etmeyen anneler, babalar. Kardeşlerinin büyümesini istemeyen abla ve abiler ya da kardeşler. Eşlerinin büyümesine izin ve imkan vermeyen diğer eşler. Kimisi ona ihtiyaç duyduğundan. – Büyüyüp güçlenen ve kendi başına birey olanın bir hayat kuracağından kendi hayatıyla meşgul olacağından korktuğundan. Kimi tek anlamını…

Kılıf

Kılıf, kelime anlamı; “bir şeyi korumak için üzerine geçirilen, kendi biçimine göre ve genellikle yumuşak bir şeyden yapılmış özel kap.” Düşüncelerimiz de, beklentilerimize kılıf olur. Kabul edilebilir, anlaşılır, desteklenir… oluşu, düşüncenin kılıflarına uygun olması halinde geçerli olur. Kalıp düşünce, önyargı, düşünce aralığı, algılanabilirlik, algı sınırları,… olası birer düşünce kılıfını temsil eder. İlgili kılıflar belirli niteliklerdeki…

Suçluluk

Suçluluk öyle menem bir şeydir ki, Aşırı müsamağayı ve telafi etme çabasını kendine cellat eder. Çocuğunu ihmal eden anne babayı çocuğuyla Eşini ihmal etmiş olanı eşiyle, Dostuna hata etmiş olanı dostuyla test eyler. Telafi etmek, aslının yerine aslıymış gibi hissettirebilecek sonradan ve göstermelik vicdani çırpınışlar olur. Çırpınışlar çabalayana zulüm olur, telafiler gayret verilende öfke doğurur.…

Dünyanın Sonu

Çocukken dünyanın sonu olduğunu sandığım kaçırılan çizgi film ve alınmayan dondurma… Meğer onlar, dünyanın sonu değilmiş. Hayatımın, ölümle kalım savaşı kabul ettiğim yıl sonu karnesi… Meğer o da dünyanın sonu değilmiş. Olmazsa, var olmayacağımı, Olmazsa, onsuz olmayacağımı, Dışında, bir başka seçeneğin düşünülemeyeceğini, ….. Sandıklarımın hiç birisi, meğerse dünyanın sonu değilmiş. Delicesin korkulan sonların hepsi, bir…

Eskitilmiş Sevdalar

Unutulmuş aşklar, eskitilmiş sevdalar, geçmişlerde, bir yerlerde kalmışlar… Sonsuza kadar süreceği düşünülmüş nice beklenti, Bir zamanda, bir yerlerde düşürülüp kaybedilmiştir. Zaman ilerlerken, onlar gerilerde kalmış ve ona uyamamıştır. Dünyanın sonu sanılan çoğu zaman, Zamanın içerisinde çoktan unutulmuş, hiç olmamış varsayılmıştır. Hiçbir duygu zamana direnemez. Tüm duygular, – belirli bir hızda yükselir, – ivmelenir, – zirve…

Tüm Hep Hiç ve Asla

Tüm, yangınların küllerinden…  Hep, yeniden doğmazsın. Hiç, yeniden ateş. Asla, eskisi gibi olmazsın. Hiç olmamış gibi, orjinalinin aynısı olan eski halimize gelemediğimiz acılar ve olaylar yaşarız. Yaralanmış olduğumuz yerlerde, dikiş izlerimiz hep kalır. Her tükeniş, geride yeniden yanacakları bırakmaz. Eğer yanacak ise bir daha. Yanan alev sadece kuru öfke olur. Üstelik ne yanan kibriti,…

Bu Dünyada

İnsanlar, İnsanlığını ve vicdanını Ne zaman kaybetti? Nasıl kaybetti? Neden kaybetti? İnsanlığın bozulmuş hücreleri, hem sağlıklı insanları hem de tüm yaşamı etkileyerek hasat etmekte. Kıyım var… Kıyan var… Kıyılan insanlar var… Bu insanlar ve bu insanları hasta eden politikalar var. Bunları gerekli, geçerli ve anlamlı kılan düşünceler üretilmekte. Huzura, mutluluğa, refaha işlemeyen zihinler var artık…