“Bittiğinin üzerinden tam bir yıl geçti.
Bundan da öncesinde, yıldan da öncesinde, yılmak üzere olduğun günler hatrımdan geçti.
Olmuyor, olmayacak, olmayacak mı ?
Değişmiyor değişmeyecek, değişmeyecek mi?
diyerek sorguladığım kendimle, peşini bırakmadan adımladığım aylar geçti.
Üzerinde tam bir yıl geçti.
Bu gün mümkün olduğunu.
Bu gün gerçek olduğunu.
İşte bu gün olması gerekenin tam olarak bu olduğunu bilerek yaşıyorum.
Bu günüme dünümdeki sabrıma şükredip yarınıma korkusuz bakıyorum.”
Derken iken; Köklü bir değişim gerçekten kolay olmadığını. Sağlam bir yapılanma ve hazmetme sürecinin, gayretin sonucu olduğunu bilerek bu cümleleri kuruyordu.
Kazananların, bunu hak ettiklerini.
İnsanların gayret ettiklerinin ödüllerine sahip olduklarını.
Ve her şeyin başarılabilir olduğunun tam olarak bilincindeydi.
Gitmeden önce son bir kes zihnine baktı.
Başaranları ve başaramayanları neyin birbirinden ayırdığı şu anda tam olarak tanımıyor olmanın rahatlığında elini uzattı ve “hoşçakalın” diyerek ayrıldı.
İçimden seslendim peşinden.
Sen hep Hoşca – Kal…