AA- Deneyim ve Tecrübe
———————————–
Deneyim insana çok şey katar. Bildiklerinden emin, yaptıklarında tutarlı kılar insanı. Bilmediğin korkutucu olur, deneyimlemediğin ise daha korkunç gözükür.

Arada olmak arafta kalmaktır. Bilmekle emin olmak arasında durur.

En büyük savaşlardan bir tanesi insanın kendisi ile verdiği savaş kabul edilir. Bu savaşların birinde kendi araflarında kalmanın korkusu yaşar.
En kırılgan olunan yerlerden bir tanesidir buradaki köprülerden geçildiği anlar.
Yapabiliyor olmakla, eline yüzüne bulaştırmak arasındaki korkudan dizlerinin titrediği zamanlardır. Kelimelerin boğazına düğüm-düğüm dizilip düğümlerin sıkışığından nefes bile alamadığın tek kelimeyi kendi sesinden çıkartamadığın zamanlardır.
Bir kes dimdik geçtin mi, ikincisini üçüncüsünü ve sonrakileri geçebilmek için çok daha fazla gücün olur. Yüzüncüde binincide ellerin üzerinde amuda kalkıp geçersin dizlerinin titrediği köprülerden.
Arada kalmamayı becermiş olmak bilmekle bildiğini hayata ve uygulamaya geçirmek arasındaki mesafeyi aşılabilir kılar. Bilir öğrenir ve uygulayabilir olursun.
Bir özelliğin en zor yolundan böylece sahibi olursun.

AB- İmkansızların Kolaylığı
———————————–

Ne kadar kötü olduğun, ne kadar uzağında olduğun senin gördüğünken.
Ne kadar iyi olabileceğin ve ne kadar çok yol alabileceğin benim gördüğüm olur.
0-100 arasındaki mesafedir iyi ve kötüyü belirleyen.
Mesafe ne kadar acık ise, gidilecek o kadar yol vardır. Ne kadar yol gidilirse gidilsin epeyce bir yol alınmış olması ise kaçınılmaz olandır.
O yüzden zor olandan korkmak saçmadır.
Esas korkulması gereken, kolay olan ve varılması en yakın olandır.

AC- Kayboluşların Devamıdır Buluşlar
————————————————-

Kaybolmak kolaydır karanlıkta. Aydınlıkta zor mudur ki aslında. İnsan kaybolmak için bulduklarını kaybederek kendisini arar. Bu düşmek ve kalkmak ve de kalkmak ve düşmek gibi bir takibin olması gibidir.
Kendin aramak elinde tutuklarını bırakırken yenileri almak olarak tekrarlar. Her seçişin bir vaz geçiş olmasındaki adım tekrarları gibi kazanılanların kaybedilenlerin yerine dolması ve yenilenir olması böyle mümkün olur.

AD- Boşluklar İle Doludur Uzay
—————————————–

Maddenin %99 unun boşluk olduğu gibi uzayında büyük çoğunluğu boşluktan oluşur.
İnsanın ve olan her şeyin bir varlık oluşu, dolu olan o küçük yüzdenin eseridir. En küçük olasılık bir evreni ve sayısız yaşamı oluşturmuşken. En büyük olasılıkların dışındakilerin ihmal edilir oluşu bir kat daha anlamsız olur.
Odaklanılması gereken her zaman azınlık olasılıklarda yer alan ve bizi biz kılanların ortaya çıkartılmış olmasıdır.
AE- Yollardaki Kendimiz
Bir yol boyunca yürürüz. Bir sürü insan yanımızdan geçer. Ve biz bir sürüsünün yanında geçer ve gideriz. Kimisine durur selam verir. Kimisinden uzak, kimisine yankın geçeriz. Bir kısmı dikkatimizi çeker. Kimisi gözükmez gibi gereksiz ve yoktur imaj hafızamızda. Bazıları ile duru konuşur kimileri ile oturur bir çay içer bir yemek yer hatta birlikte yürümeye devam ederiz.
Meselelerden birisi bu yolardaki birlikte yürünmek selam verilmek istenen olup olmadığımızdır.
Görülmezlerden ya da daha da kötüsü görülüp uzağından geçilmek istenilenlerden olmamaktır.

AF- Kendimiz Olmak da Önemli
——————————————-

Ayağının altına koyduğu tabure ile yükselmiş başını dimdik tutan olmamanın yolu ayaklarının altına şişirme imajlar doldurmamaktır. Kendini bilip kendini bildiğinden daha fazla göstermek için verdiğin gayretin neticede uzun olduğun şeklinde anlaşılmaz. Sadece boy kompleksine sahip olduğun anlamını taşır. Samimi olan gerçek olandır. Gerçek ne ise onu kabul ediyor olman diğer insanlarında seni olduğun gibi kabul etmesi ve o şekilde onay vermesi ile sonuçlanır.

*************
Yazar Notu:
( Daha ne çok konu var yazılması gereken. Ama ben yoruldum ve vaktim daraldı. Okuyan belki çoktan bunaldı. O sebep, bu eylem olsun yazımız burada son bulsun. )