Sen Ne Yapıyorsun ki?

Sıkıştığını hissediyor, boğuluyor ve soluk almakta zorlanıyorsan. Yaşantında sana ait olmayan çok fazla şey var demektir. “Sen ne yapıyorsun ki ” sorusunun ardında. “Yüklendiğin sayısız angaryanın, hiç birisi listelenmeye değmez. ” vardır. Doğrudur da aslında. Hiç birinin kayda değer bir anlamı yoktur. Tamamı detay, tamamlayıcı ve gereksizdir. Tüm gayretleri, anlamsız. Sonuçları, kayda değmez hale getirir.…

Ne Yanlıştı

Anlamsız bir dünya değil. Biz anlamını kaybetmişiz. Gereksiz bir hayat değil. Biz gereğini yerine getirmemişiz. Zamansız bir geliş değil. Biz zamanı kullanmayı becerememeşiz. Kaybetmiş hissettiğimiz yarışta. Geri çekildiğimiz mücadelede. Yorgun ve umutsuz. Güneş bir kez daha doğuyor, kazananın üstüne. Ve onun gölgesi düşüyor kaybedenin üstüne. Soruyorsun belki kendine. Ne yanlıştı?

Neden?

Neden, Yağmurlu havalarda bir yalnızlık kaplar insanın içini. Neden, Tutulmamış matemleri hatırlatır bize. Neden, Üşür hep insan ve sıcak bir bardak sıcak çaya veya kahveye sarılır. Neden, Kendini elektrik telinde ıslanmış ve titreyen bir kuş gibi hisseder. Neden, tutulmamış matemler soğuk yağmurlar gibi üşütür insanın içini.

Kendisi İle Savaştı

Kirli düşünceleri ile kuşatılmış azıcık iyiliğini, kendi yüzüne yansıttı. İnsanlar onu bu maske ile tanırdı. Derin bir huzur, büyük bir barış, sonsuz gözüken anlayış. Onun zihninin içindeki savaşlardan, karanlık korkulardan hiç kimsenin haberi bile yoktu. Büyük karanlığın kuşattığı, iyilik. O büyük iyi gözükme mücadelesi. Ve sırf bu mücadelelerin hatırana, yapılabilecek kötülüğün önemsiz olması. İyilik için…

Ben Olgunlaştım

Olgunlaşmış elmaların, gururla dallardan kendisini bırakışına bakın. ” Ben olgunlaştım.” diyerek dalından ayrılışını izleyin. Toprağa düşünce anlamaya başlayacak. Çekirdeklerinden toprağa karışıp, kök salması gerekecek. Fidan olmak için, topraktan çıkmaya çalışacak. Sonra rüzgara, yağmura, kuraklığa direnecek. Büyümek için uzun yıllar harcayacak. Bir gün gelecek ve ilk meyvesini verecek. O meyve, ” Ben olgunlaştım ” diyecek.