İşim Kaçmak
Olmamak ne acıdır. Korkarak yaşamak, yaşamak mıdır? Kendimize inancımızı, güvenimizi kayıpmı ettik bir yerlerde, yoksa hiç mi edinmemiştik. Nefes almak, Yeter mi sandık bir gün bizi bekleyen mutlu günlere ulaşmaya.
Olmamak ne acıdır. Korkarak yaşamak, yaşamak mıdır? Kendimize inancımızı, güvenimizi kayıpmı ettik bir yerlerde, yoksa hiç mi edinmemiştik. Nefes almak, Yeter mi sandık bir gün bizi bekleyen mutlu günlere ulaşmaya.
Sonsuz kabul, Sınırsız kabul, Falan filan değil. Basitçe kabul. İnsanları ve kendimizi olduğu gibi kabul. Neyse o, Ne isek o.
Cevapları aramayanın soruları olmaz ya. Tıpkı bunun gibi bilmekten korkanın da soru sormak aklına ve dahi işine gelmez. Daha iyisini kim bilebilir ki zaten.
Yaratılışın bir matematiği var. Hiç bir şey rastlantı değil. 0 ve 1 üzerinden oluşturacağımız bir felsefe sınırsız konuya çözüm sağlayabilir. Sadece bunun kullanımı ve ispatı üzerine yazsak yüzlerce sayfa yazı çıkartabiliriz. Ama okunmaz 😀
Öyle konuşuyor ki bazen insanlar, sanarsın ki geçmiş koca dünyadan yukarıdan ses veriyor. Dünya yaşamı dünya gerçeklerine uyum sağlamayı gerektirir. Gerçeklikten uzak olmak gerçeğine uzak kalmakla sonuçlanır.
İhtimaller için yaşayanlar, ihtimaller yüzünden yaşamaktan vazgeçenler olur.
Temel vazife ve görevlerimiz bize yük değildir. Yük ise, o zaman biz biz değilizdir.
Çocuk bir görev değildir. Mecburiyet de değildir. Çocuk sevgi işidir. Sabır, özveri, adanmışlık, emek gerektirir. Anne ve baba olma ehliyeti için sınavdan elli almak diye bir şey de yoktur. Sıfırda alsanız yaparlar insanı. Ama bir de trafiğe çıkında bir bakın sonrasında.
Bir olmanın, tek olmaktan farklı olduğunu anlayacaksın. Bir olmanın aynı olmak demek olmadığını iyi bileceksin. Akıllanacaksın, yolu yok. Birlikte olmak ne demektir. Önce bunu adam gibi öğreneceksin. Çöplük etmeyeceksin ilişkini. Çöp etmeyeceksin, ne kendini ne de sevdiğini.
Sevgi, aileden miras alınan servettir. Bıraktığınız servetiniz yaşlılığınızda size de yeter, evlatlarınıza da. Tabi bir servet bıraktıysanız geride.