Öyle Bir Gün

Öylesine bir gün olsun istedim. Koşmadığım,yetişmediğin, acelesiz. Zorlamadan, olduğu gibi geçsin istedim. Durdun, durgunlaştım. Gevşedim, sakinleştim. Ne mümkün. Çarşının merkezinde hareketsiz duran biri gibiydim. İtenler, kakanlar, akıntı gibi ilerleyen kalabalıkta sürükleyenler, bağırtılar, çığırtılar ve onlarla uyumlu olmamı isteyenler. “Tempo, haydi tempo. Hateketlenelim” diye bir ses kulağıma çalındı. – Ne temposu? dedim sessizce. Uğultunun içinden bir…