Ufka ulaşmak üzere yola çıktık.
Ufuk bu, durmaz.
Biz gideriz, o gider,
Baktık olmuyor, ufka bir çizik attık.
Ufuk, çizgiyi de yanına alıp gitmiyor mu?
Yeni ufuklara gitmeye karar verdik bu sefer.
Sonuç yine aynı.
Meğer varmaya çalıştığımız ufuk, kendi ufkumuzmuş.
Ufku varılacak bir yer sanmıştık ya, mesele meğer buradaymış.
Sonrasında anladık ki, ufuk denen yer bizim görebildiğimiz en son noktaymış.
Gitmekle ufka, ondan varılmazmış.
*****
Dünyaya, görüş alanımıza girebilen kadarıyla hakimiz.
Sınırlarımız var.
Sınırlarımızın ötesinde de, kendimize koyduğumuz sınırlarımız var.
İmkanlarımız var.
İmkanların ötesinde de, kendimize imkan tanıdıklarımız var.
Hedeflerimiz var.
Hedeflerimizden öte, kendimize yeni hedefler koyabilecek bir ufkumuz var.