Yükledik

Yapmadıklarımızı başkalarından bekleyip, Vermediklerimizi başkasında isteyip, Olanları da kadere yükleyip yaşamaya devam ediyoruz. Çaresizliğin verdiği hadsizlik ile yetememeye duyulan korkuya, biraz bencillik, biraz umursamazlık ekledik mi… Akılcılığın kapağını sıkıca, düşünce çıkmayacak gibi de kapattık mı hayata pişmeye hazırız demektir. Dememiz şudur ki, İsteklerimizi gerçekleştirmek yerine başkalarından beklemek durumu bu yazı kadar saçma bir hayatı bize…

Bilmek Yetmez

Bilmek ayrıdır. Bildiklerinle hayatında değişikliği yapabilmek ayrıdır. Hiç bir cerrah kendi ameliyatını kendi yapamaz. Aynalar bile kendini görmek için bir başka aynaya ihtiyaç duyar ki yansımaları boşluk olur. Onların ortasında duran sayesinde yansıtacakları sayesinde ayna olduklarını bilirler. O yüzden kendi kendine bilen insan, yanılan insandır. Yanıldığını bilmek için bir doğruya, doğruluğunu kanıtlamak için bir yanlışa…

Sen Kimsin?

Ne çok severim, bu soruyu… “Sen kimsin ki” ????? Telefon çalar, açarım. – Yeriniz nerede, der bir ses. ?gülümserim. Hani “merhaba”, Hani “ben bilmem kim” Hani “şurasını aramıştım” Hani “müsaitliğiniz var mı gelmek istiyorum” Hani, hani, hani… İlk telefonun yaygınlaştığı yıllarda telefon adabının nasıl olması gerektiği çok gündem olurdu. Yeni ya, insanlar bilmezlerdi ve sürekli…

Yarım Bırakma Alışkanlığı ve Umursamazlık

Yarısında bıraktıklarıyla kurduğu yarım ömrüne yaptığı tanımı, Sanki eksikliklerinde birikmişlerin normalliği, gibiydi. Bildiği gibi olduğuna inandığından, tüm yarımlar olağan ve normaldi. Felsefesi böylece şekillendi. Göçün yollarda düzeleceği felsefesi, Yarım bıraktıklarının kendiliğinden tamamlanacağı inancı, Hata kaldırır olduğunu hissedişi, Böylesi davranmakta kusur bulmayışı. Kolaycılığın, pratiklik ve uyanıklık olduğu düşüncesi. Yarısından sonrasında çırpınanlara baktı ve Geçen ömürlere üzüldü.…

İnsanlık Ölmüş

Yerde kaza geçirip yaralanmış sokak köpeğinin başında durdu iki kişi. Ve konuşmaya başladı. İnsanlık nerde öldü? diye sordu birisi. Bilmem ki, dedi bir başkası. Bu sene çok kayıp verdik. Geçen sene de vermiştik. Ben bildim bileli insan kaybediyoruz. Hatırladığım kadarıyla insanlığı kaybedeli çok daha önceleri olsa gerek. İnsanlık kendini ne zaman buldu ki?, dedi yine…