Yalanın Türleri
Üç tür yalan vardır. 1- Kendine söylediğin yalan. 2- Başkalarına söylediğin yalan. 3- Herkesin aynı söylediği yalan. 1- Kendine zarar verirsin. 2- Başkalarına zarar veririsin. 3- Herkes mutludur.
Üç tür yalan vardır. 1- Kendine söylediğin yalan. 2- Başkalarına söylediğin yalan. 3- Herkesin aynı söylediği yalan. 1- Kendine zarar verirsin. 2- Başkalarına zarar veririsin. 3- Herkes mutludur.
Kimi insanlar, korkarak yaşamayı öğrenir. Bazıları da, korku duymadan yaşamayı. İkisi de hayatta kalma şeklidir. Ama bu hayatı nasıl yaşadıkları, biribirinden farklıdır.
Senin yerine, bir başkası karar alıyor ise. Seçimler senin olmadığı halde, ödenecek bedeller senin olur. Doğru ya da yanlış, seçimlerini her zaman kendin yap. Kimseye sorma demiyorum. Karar alma sorumluluğu, bir tek sana ait olsun. Buna erken yaşlar da başla. Çünkü; seçimlerin bedelleri olduğunu öğrenmek gerek. Kendini, hayatının kazananı hissetmenin tek yolu da bu. Mantıklı…
Deneyimli her insan, anlayış ve saygının bittiği bir ilişkini biteceğini bilir. İlişkisine ince davranır. Sınırsız tüketmez. – kendi – Sevdiği kişiyi – İlişkisini Bilir elindekilerin bir gün tükeneceğini.
Hiç vicdanı olmayan birisini tanıdınız mı? Hiç sevgisi olmayan birisini… Hiç ahlakı veya dürüstlüğü olmayan bir başkasını… Az demiyorum. Hiç, diyorum. Bu muhtemelen size imkansızmış gibi gelen, bilinmez bir his. ” Mutlaka istisnası vardır. Bu kadar olmaz. ” diyeceksiniz kendinize belki de. İdirak edemeyeceksiniz. İşte bu insanlar içinde, siz o kadar uzaksınız.
çindeki vahşiyi ehlileştirmedim. Sadece ona özel yaşayacak doğal bir alan verdim. Böylece benim hayatıma karışmıyor. Bende onu sık sık ” Gel, san ihtiyacım var” diyerek çağırmıyorum. Onsuz savunmasız kalırım. Onsuz ben ben olmaktan çıkarım. Ama bir başka gerçek daha var ki, onunla birlikte de yaşayamam. O intikamı sever. O plancıdır. O korkusuz, limitsiz ve acımasızdır.…
“Çağının ilerisinde bir kişi.” diye bir cümle var. Aslında doğru değil. Çağının gerisinde olanların söylediği bir şey bu.
Bir şeyi değersizleştirmek istiyorsanız. Onu çoğaltıp sınırsı ulaşılabilir yapın. Bir anlamı, önemi, özlemi kalmasın. Sıradan olsun. Biz buna sonuna kadar tüketmek diyoruz. Tükenmiş herşey bundan sonra, yeri doldurulamaz yoksunluğa sebep oluyor. **** Histerik yoksunluk ve sapkın hırs duygularını istiyorsanız. Yasak koyun. Bulunmaz ve erişilmez kılın. Ama birileri ulaşsın ona. Ama o birileri, çok sınırlı olsun.…
1mt x1 mt bir tabela aldı eline. Üzerine dikkatlice, okunaklı şekilde şunları yazdı. ” – Bu kumsaldaki su akıntıları çok kuvvetlidir. – Denize girilmez. – Sonuçu kesin ölüm olur” Sonra yolun kenarına, kesin gözükecek şekilde, bu tabeleyı dikti. Yoldan geçenlerden bir kısmı geriye döndü, bir kısmı yüzemek için kumsala devam etti. O adam orada durdu…
Son bir umut… Ve bir tane daha. Umudun geldiği yerde, gerisi çok. Hiç bir şeyin kalmasa da, umuda tutunabilirsin. Bu nokta da, başka şansında yok gibi gözüküyor.