Ilımlı ve Sakin Kalamazsın ki

Ilımlı ve sakin kalamazsın ki. Yumuşak köşeli, hassas duygulu ve zarif bir insan olamazsın ki. İzin vermezler. İzin almazlar. Seni saymazlar. Ve sen üzülürsün, Ve sen kırılırsın, Ve sen değişirsin istemeden. Zordur fırtınalı hayatların kıtısın da fidan olmak. Eğilirsin, bükülürsün ve kırılmamak için sertleşip katılaşırsın. Kalamazsın, olamazsın… Doğrusu bu olsa da, sen sen olarak yaşayamazsın.

Fırtınalarda Dövülmüş

Fırtınalarda dövülmüş sahiller misali ayakta kalmak için savaşmış insanların mücadeleden yorulmuş durgunlukları olur. En sakin denizler fırtınaların ardından… En dingin insanlar da büyük bir yaşamlarının ardında durulur. Dalgalar ne kadar amansızsa Güçlenmek ve yaşamı kazanmış olma duygusu bir o kadar haklı olur. Sahillerin kumları kadar yıpranmış. Kulsalları oluşturan kumlar kadar ağır, Ve zamanın kumları kadar…

Fırtına

Duygunun rüzgarları, Zihin okyanusunda, Düşüncenin dalgalarıyla döver insanı. Anılar çarpar kıyılarına, korkularla kirletir sahillerini. Hayallerin, cansız bedenleri vurur kumsallara. Cesur denizcilerin saklandığı koylarında, uykusuz geçer geceler. Çaresizlik ve güçsüzlük onlarladır. Koptu mu bir kez fırtına, Kolay durulmaz denizler. Rüzgarlar dursa bile, bulanık olur tüm düşünceler. Fırtınalı yaşamların içinden çıkıp kurtulan, Ya da korkunç fırtınalarında, koylarında…

Balıkçı Koyu

Bu koyun sularını durgun görüp sığınacak bir liman zannetme. Durgun sularının da, huzurlu kıyılarına yanaşanların da, iskele de onları karşılayan balıkçıya baktıklarında bilmesi gerekenler var. Bu koyun onun olduğunu. Devamın da bilinmesi gerekenler var. Bir misafir olduğunu. Bir de zamanı gelince tekrar denizlere açılacağın. Bu koy, Dinlenmek, soluklanmak ve neye sahip olunması gerektiğini öğrenmek için…