İlişkilerdeki Varoluş

Birisi, yeterli bulmak zorunda kalıyor. Çünkü bir başkası, yetersiz buluyor. Birisinin, ihtiyaçları fazla olduğu için. Bir başkası, ihtiyaçlarını ertelemek zorunda kalıyor. Tıpkı büyük balığın, küçük balığı yemesi gibi bu yaşantılar. Birisi kendini feda ediyor ve bir başkası daha büyük olma imkanına kavuşuyor. Konumuz ilişkilerde ki varoluş. Birinin varlığı, diğerinin varlığından önemli ise. Birisi büyürken, ilişkinin…

Koca Bir Hayatı

Koca bir hayatı neden kurduğun ve neyin üzerine bir hayat kurduğunu bulabilmek , İşte bu gerçek bir yolcu, işte bu gerçek bir yolculuk. ?Babası mutlu olacak onunla gurur duyacak diye istemediği bir bölümü okuyan bir çocuğun ve istemediği bir işi yapan yetişkinin hikayesinde gördüm bunu. ?Babası şeker hastası olduğu ve şeker yiyemediğine üzüldüğü için açı…

VAAD EDİLMİŞTİR

” Karşılığını fazlasıyla alacaksın” denmişti. ” Boşuna değil, tüm verdiğin uğraş ve eziyet. Sonunda rahat edeceksin “, ” Bunu yapabilecek kişiler zeki, çalışkan, akıllı ve özel olmak zorunda. Sen de bu niteliklere sahipsin ” ” Kızlar/ oğlanlar peşinde koşacak, herkes senin yerinde olmak isteyecek ” ” Maddi sıkıntın olmayacak, şimdi yorulup ilerde rahat edeceksin” ”…

HELAL ALIN TERİ

” Helal Alın Teri Diyeceğim o ki kişi yetinmeli Yaşam dediğin kısacık bir çizgi Namus şeref onur hepsi güzel ama En önemlisi helal alın teri ” … Sevgili Barış Manço en değerli sanatçılarımızdan birisi. Belki de bundan yüzyıllar sonra belki de hayatın kendisini çözmüş bir filozof olarak bile anılabilir. Onu diğerlerinden farklı kılan öyle zannediyorum…

KAHRAMAN

Hollywood filmlerinin klişesi “Sonunu düşünen kahraman olmaz”, diye bir söz vardır. Kahraman olmak düşünme işi değildir. Eylem ve koşulsuz fedakarlıktan ibaret bir eylem biçimidir. İnandıkları için kurban olma düşüncesi, inancın kurban istemesi algısının eski çağlardan beri süre gelen batılının yaşamakta olduğunu gösterir. Feda edilenlerin sayesinde kurtarılmışlar algısı putlara, tanrılara verilmiş kurbanlar gibidir sanki. İnsanlar bir…

BİR BAŞKA ŞİDDET

Sabrım tükendi diyerek hızlı hızlı adımladığı odanın duvarlarının kıyısından geriye döndü. Büyük bir hışımla karşıki duvara doğru hızla adımlarını sıralayarak ilerledi. Sabrı kalmamıştı da ondan voltalamıştı tüm odayı. Halıdaki ayak izleri yol olmuş, yollundakiler duman olmuştu. Gergin adımlarının önüne kimseler durmamıştı da sabrının geri gelmesi ve geriliminin enerjisinin bitmesi beklenmişti. Huzursuzdu. Gergindi. Sinirliydi. Sabırsızdı. Hem…