Sorumluluk alabilmek.
Yetişkin olma ölçütlerinden birisi de bu.
Haydi bunun üzerinde biraz duralım.
Korunmaya ve bakıma muhtaç geldiğimiz dünyada.
Bir sonraki aşamamız, kendimize yeter düzey gelmek.
Onun da bir sonrası, koruyabilecek, bakabilecek güce varmak.
Yani sorumluluk alma limitimiz. Gücümüze ve yeterliliğimize bağlı.
Öncelikle kendimize yeterli olmamıza.
Sonrasında da, başkalarına destek olabilecek güce gelmeye. Bir nevi kendimiz olmayı başarmaya ve bunun üzerine çıkmaya biz yetişkin olmak diyoruz. Sorumluluk alma becerisi de bunun en önemli özelliklerinden bir tanesi.
Sorumluk, bir yeterlilik göstergesi ve sahip olunan gücün bedeli.
Bir insanın düzenli bakımını üstlendiği;
– Bir aile; eş çocuklar veya yardıma muhtaç diğer aile bireyleri.
– Evcil hayvan sayısı ve bakım yılı. Bunlara gösterdiği hassasiyet.
– İsini sahiplenme düzeyi ve desteklediği veya çalıştırdığı kişi sayısı.
– Çevresine doğaya, insanlara, dünyaya ne kadar duyarlı olduğu.
….
Dikkat edilecek bir konu da;
Kişi sorumluluklarını almayı kendi başarmış mı?
Yoksa bunları almaya mecbur mu kalmış?
Birinci seçenek; Büyümek.
İkinci seçenek; Büyümeye mecbur bırakılmak.
Birincisinde güçlenir.
İkincisinde tükeniriz.
Aralarındaki en büyük fark budur.
Bir çok fark daha var tabi.
Güvenli – Güvensiz.
Emin – Kaygılı.
Mutlu – Ezilmiş.
Gururlu – Kullanılmış.
Başarmış – Kaybetmiş.
Varolmuş – Sıkışmış.
Sakin – Öfkeli.
Şefkatli – Acımasız.
….
Olmak gibi.