Bir yuva kurmalı insan.
Birde, birden fazlası olduğuna delil bulmalı.
Geldiği yeri bilirken geleceğine doğruda bir köprü yapmalı.
Sonsuzluğa uzanmanın yolu, neslini sürdürmek.
Bu gün anlamlı olmanın koşulu ve anlamlıyken de değerli olunacak bir oluşum.
Tümüne karşılık gelense sadece kendine ait bir aile.
Bunlar yalın olan ve sorgulanmadan varlığın kendiliğinden içinde olanlar.
Bunun ötesine karmaşa giriyor.
Karmaşa en temelde ihtiyaç duyduğunu, yalın anlamından kopartıp
ya aileyi kurmayı
ya aileyi sürdürmeyi
ya da aileyi olması gerektiği gibi yaşamayı engelliyor.
Kurum kutsal.
Kurumu oluşturan bizlerse bilmeden onu kirleniyoruz.
Kutsal yerlere girerken temizlenmeden ve saygısızca orada durduğumuzda,
Kutsal bir kurumu da fakında olmadan kirletmiş oluyoruz.
Aile kurumu kutsal bir kurum. Biz içinde olmasak da….
İçinde olduğumuz zaman da da gerekliliklerini yerine getirmeye mecbur olduğumuz bir kurum.
bu yüzden; Buna bakışımızı, bununla temasımızı kaybedişimizle, kendimizle olan temasımızı kaybedişimiz birbirine çok fazla uzak değil.