Değiştirebileceğine olan inancını kaybettiği andan itibaren artık o bir HİÇ ’ti.
Kendisi olarak değersizleştiği an, ilk o andı ki.
Bir HİÇ olarak bir başka VAR olanın, varlığına ihtiyaç duyacaktır.
Bir tek değersizliğin mi sahibi olacaktır, HİÇ.
Bir de yetersizlik onun olacaktır ki VAR olanla birlik olursa kendisini yeterli hissedebilecektir.
İşte o gün bir başkasının peşinde, buyruğunda, boyunduruğunda takipçisi ve en sadık destekçisi olacaktır.
İtaat, bir kültür değildir aslında. İtaat, başka bir seçeneği olmayacak kadar zayıf aciz ve çaresiz olmak da değildir. Bunu keskin bir şekilde öğrenmiş ve kendine olan inancını çok çok önceleri kaybetmiş olmaktır aslında. Biz başka VAR’ ın inancına körü körüne tutunmaktır tabi ki çaresi.
HİÇ olanın temel düstüru olacaktır birde. O da,