Cesareti olmayan adımlarının yüzünden kendinde olmadığına inandığını bulmaktan korkarak yürüyor.
Yürüyüşlerin amacı varmamakta.
Çırpınışların nedeni çözmemekte.
Yapılan her şey, elinden bir şey gelmeyeceğini ispatlamak adına yapılmakta.
Olmaz işler, olmaz çözümler, beceriksizce kovalandı.
İnsan varlığının anlamını acısında aramaya devam etti.
Yaşıyor ve mücadele ediyor hissedebilme adına kendine acı çektirdi.
Çoğu anlamsızdı.
Çoğu da gereksiz.
Kalanları sebepli ve nedenliydi.
Ancak hiç biri üstesinden gelinemeyecek kadar amansız olmadı.
******
Bir de bir başka düzlem vardı.
Bu düzlem ilkinden farklı olarak imkansızların yaşandığı alandı.
Amansız olanların hepsi, ansızın ve son olarak yaşandı.
Ve bunların hepsi, anlatılacak ve üzerinde durulabilecek her sorgudan çoktan bağımsız kılınmış ve oldukça uzaktı.
******
Özetle insanlar çözümsüzlükten gizli kazanımlar sağlarlar.
Her sorun ve sıkıntı grubu için söylenebilecek yegane şey %99 oranla çözülebilir olduğudur.
Bu sonuç her türlü insani sıkıntının %100 ünün neden çözülmemiş olduğu ve onlarca yıldır çekilmekte olduğunun üzerinde durmayı gerektirir.
Çözmek istememek,
Çözülemeyeceğinde ısrar etmek,
Çözümsüzlüğü beslemek,
yeni sorun ve destekçilerle bunu beslemek,
Altyapılarına ve sebeplerine dokunmaktan kaçınmak,
Yeni sorunlar ekleyerek bilinçli veya bilinçsizce desteklemek.
Yapılması gerekenleri ısrarla yapmamak.
Yapılmaması gerekenleri ısrarla yapmak.
Öğrenmemek, karar almamak, seçim yapmamak.
Düşünmekten, farketmekten, görmekten ve gereğini yapmaktan çılgıncasına kaçınmak.
*****
Layığı kavramı girdi tüm bu düşüncelerin arasına.
Bir ara, bir yerine kaderi kavramı karıştı.
Sonra zamanı olgusunda yeni sorgular açıldı.
Kısmeti olayını da ekledik.
Yine de kronik hale gelmiş sorunların bize mantıklı gelebilecek çözülmeme nedenine bir türlü ulaşamadık.
*****
İstisnalar…
Evet istisnalar var.
Bir de herkesin kendini istisnalar kapsamına almak ve bundan kazanım sağlamak arzusu var. onu ne yapacağız hiç bilmiyorum.