Kim olursak olalım.
Aynı gökyüzünün altında.
Aynı denizin kıyısında.
Aynı torağın üzerinde.
Birbirine çokta uzak olmayan bir hayatı yaşarız.
Paylaşamadıklarımız ve kendimizin sandıklarımız,
Saçmalıklarımız,
Acılarımız,
Sevinçlerimiz,
…
Bir de tek başımıza kullandığımız emanet zamanımızı kullanırız.
Savursakta biter, pintice kullansakta yine de biter.
Yanımıza kalmayacaklarla,
Kalıcı olarak sahibi olamayacaklarımızla kavgamız sürer gider.
Anlamsızlığı anlamlı kılacağını sandıklarımızla tamamlamaya çalışırız ömrümüzü.
İnsanlara tutunuruz
Maddeye tutunuruz
Düşünceye,inanışa,duyguya tutunuruz.
Dünyaya tutunuruz.
Zamk gibi yapışırız.
Leke gibi kirletiriz doğayı.
Dünyayı ve güzel olan, doğal olan herşeyi.
Doğasına uyum sağlayamadığımızdan kirletiriz.
Hazmedemediğimizden kirletiriz.
Kontrol edemediğimizden kirletiriz.
Kendimiz olarak kendimizle barışık kalamadığımız için yaparız tüm bunları.
Dünyanın mikrobu oluruz insanlık olarak.
Kabusu oluruz yaşamın ve tüm canlıların.
Basitçe insan oluruz.